30 Aralık 2013 Pazartesi

Son işyerinizden neden ayrıldınız?



İş görüşmeniz çok iyi gidiyor. İçinizden ‘oldu bu iş’ diye düşünmeye başladığınızda hiç gelmemesini umduğunuz o soru çıkageliyor: “Önceki işyerinizden neden ayrıldınız?” Birden aklınıza eski yöneticinizle çatışmalarınız geliyor. Zaten dolmuşsunuz, yaşananları bütün detaylarıyla ortaya döküyorsunuz. Sonuç: İş olmuyor.

Yöneticiyle anlaşmazlık, haklarını alamama, ücret düşüklüğü ve gelişme/yükselme imkânı olmayışı işten ayrılma kararlarında en çok etkili olan sebepler. En fenası da yönetici yüzünden tatsız bir şekilde ayrılma ki sonraki iş görüşmelerinde ayağınıza dolaşabilecek, hassas bir konu. Kötü ayrıldıysanız işiniz daha da zor.

Gerçek ortaya çıkabilir

Bazı adayların yaptığı gibi işi kaybetmemek için yalan söylemek etik olma konusu bir yana, riskli bir hareket. Açıklamalarınız işe alım uzmanını tereddüde düşürebilir; onu inandırsanız bile sırrınız referans kontrolü aşamasında ortaya çıkabilir. Sonuç: Firmanın kara listesine hızlı bir giriş… Referans görüşmelerinde oldukça kapsamlı bir araştırma yaptıklarını söyleyen Deloitte İnsan Kaynakları Direktörü Ebru Pilav, bir önceki işten ayrılma nedenini özellikle sorguladıklarını, yanlış ya da eksik bilgi verilmesinin sürecin olumlu sonuçlanmasını etkileyebildiğini söylüyor. Yönetici, olumlu bir işten ayrılma süreci tecrübe edilse de şirketten ayrılış nedeninin kişiselleştirilmeden ve açık bir şekilde paylaşılmasını tavsiye ediyor.

PwC İK Danışmanlığı İşe Alım Hizmetleri Lideri Mert Emcan da adaylara şeffaf ve dürüst olmalarını önerdiklerini, gerçeği gizlemekten ziyade neyin nasıl olduğunu mantık çerçevesinde izah etmenin, adayın bu deneyimden neler öğrendiğini ve kendini nasıl geliştirdiğini göstermesinin doğru olacağını söylüyor.

İfade şekli daha önemli

Son işyerinden el sıkışarak değil kavgalı ayrılmış olmak ya da çıkarılmak iç açıcı bir durum olmasa da sizin bunu nasıl yorumladığınıza, olayın kendisinden daha çok dikkat ediliyor. Adaylara karşılaştıkları bir ret cevabı karşısında umutsuzluğa kapılmamalarını öneren Pfizer Türkiye İnsan Kaynakları Müdürü Özgür Koyuncu, adayın işten ayrılmış ya da çıkarılmış olmasının onlar için başlı başına bir değerlendirme kriteri olmadığını, adayın bu durumu nasıl ele aldığı ve açık iletişim ile nasıl aktardığının önem taşıdığını anlatıyor.

TAV Havalimanları İnsan Kaynakları Müdürü Didem Oral da adaylara bir olayı ya da konuyu aktarırken, karşı tarafı yaralayıcı, karşı tarafa zarar verici bir dil kullanmamalarını, yaşadıkları olayı ve bunun kendi hayatlarında yarattığı etkiyi net bir şekilde ortaya koyarak aktarmalarını öneriyor. Oral, “Dikkat ettiğimiz nokta, ayrılma kararı alırken kişinin, durumu tüm boyutları ile rasyonel bir şekilde değerlendirip değerlendirmediği, çözüm yaratmak için olası tüm yolları deneyip denemediği, kendi ve çevresindeki olay ve kişilerle ilgili farkındalığa sahip olup olmadığı” diyor.

Olumlu bakış açısı isteniyor

Her ne olmuş olursa olsun kişinin işten ayrılırken takındığı tutum, işveren için önemli ipuçları veriyor. Manpower Bölge Müdürü Süheyla Kulualp, adayın bu durumu lehine bile çevirebileceğini şu sözlerle aktarıyor: “İşverenler pozitif yaklaşıma sahip, olumlu ilişkiler kurup yönetebilecek takım üyesi arıyor. Adaylar ayrılma sebebini eski işyerleri, işverenleri ve iş tanımlarını kötülemeden, tümüyle olumlu hava içinde ve ne yaşamış olurlarsa olsunlar, yaşadıklarını değil özne olarak gelecek beklentilerini ön plana çıkararak ifade ederlerse en negatif işten ayrılma sebebinin bile makul karşılanabildiğini görmekteyiz. Bu durum, insani ve olumlu tutumu ile iş arayana artı puan dahi kazandırabilir.”

Son işyerinden ayrılışı anlatırken bunlara dikkat:

- Eski işyeriyle ilgili özel bilgiler paylaşmamalı (finansal durum gibi)

- Fazla duygusal olmamalı

- Olumsuz ifadeler kullanmamalı

- Kişiselleştirmemeli

- Eski işyerini kötüleyici sözlerden kaçınmalı

- Fazla detaya girmemeli

- Mantıklı, akılcı bir karar olduğunu hissettirmeli

- Bütün olumsuzluklara rağmen çözümcü davranmış olduğunu göstermeli

18 Aralık 2013 Çarşamba



Ben söyledikten sonra ne kıymeti var?





Eşinizin ya da sevgilinizin size sürpriz yapmasını beklemeniz normal...

Ama unutmayın, onun sizin beklentilerinizden haberi yok. Çünkü siz romantik komedi filmleri ve pembe diziler seyrederek büyüdünüz, o ise sokakta top oynayarak!

Kadın kadına yapılan sohbetlerin ana konularından biri de ‘erkeklerin düşüncesizliği’dir. Kadınlar, erkek arkadaşlarının ya da eşlerinin duyarsız olduğundan, romantik olmadığından, defalarca imada bulundukları ya da başkalarının ilişkilerinden örnekler verdikleri halde eşinin/sevgilisinin kendilerine hiç jest yapmadığından yakınırlar. “Bir gün bir çiçek alıp gelmedi”, “Bir kere sürpriz yapsa, bir yerde yemek rezervasyonu yaptırmış olsa...”, “Evlilik teklifi yaparken bile tek taş yüzük almadı” diye yakınıp dururlar. Talepler çoğu zaman benzer olsa da “Neden böyle bir beklentiniz olduğunu söylemediniz?” sorusuna verilen cevap hep aynı; “Söyledikten sonra ne kıymeti var? Kendisi düşünmedikten sonra...”

Begüm de benzer konulardan şikayetçi:
“Üç senedir beraberiz, hala beni tanıyamadı” diye anlatıyor. “Benim doğum günlerine ne kadar önem verdiğimi artık anlamış olmalıydı. Ben Batu’nun her doğum gününde sürpriz parti düzenlerim. Sadece onun değil, annesinin, babasının doğum günlerini de hiç kaçırmam. Her seferinde kuru bir teşekkür ve ‘ne gerek vardı?’ cümleleriyle geçiştirilirim. Benim doğum günüme gelince; bir hediye ile özel bir gün yarattı zannediyor. Hiç sürpriz yok!”
Begüm’e iki soru soruyorum: “Senin özenle hazırladığın bu doğum günü sürprizlerini Batu seviyor mu?” “Aslında sevmiyor!” diye cevaplıyor. “Batu sürpriz sevmez. Kendi doğum gününü de hiç önemsemez aslında. Ama ben sürpriz yapmayı seviyorum.”

Yani Begüm, aslında Batu’yu mutlu etmek için değil, kendisi sevdiği için özel doğum günü planları yapıyor. Ardından diğer sorumu yöneltiyorum: “Batu’ya doğum günleri ile ilgili beklentilerini hiç anlattın mı?” Begüm inatçı bir şekilde kafasını sallıyor. “Hayır tabii ki” diyor. Ardından beklediğim cümle geliyor: “Ben söyledikten sonra ne anlamı var ki? Kendiliğinden düşünmesi gerek.” Kadınlar, kendilerinin dile getirmesi üzerine erkeğin taleplerini karşılaması durumunu doğal bulmuyorlar. Jestin zorla yapıldığını, içten gelmeden yapılan jestin suni olacağını ve mutluluk vermeyeceğini düşünüyorlar. Hemcinslerimin duygularını herne kadar anlasam da bu görüşe çok katılmıyorum. Bunu bir beklentilerinizi tanıtma süreci olarak görmelisiniz. Siz istediniz diye jest yapması, hiç yapmamasından iyi değil mi? Hiç değilse, sizin isteklerinize ve ağzınızdan çıkan sözlere önem veriyor ve sizi mutlu etmeye çalışıyor demektir. Erkekler, kadınların düşündüğünün aksine, bu tür jestleri içlerinden gelmediğinden değil, düşünemediklerinden yapmazlar. Kendileri için bu tür jestleri gerekli bulmadıkları ve önem sıralamalarında romantizm öncelikli olmadığı için, kadınların bu tür beklentileri olduğunu bilmezler, bilseler de gereğini düşünmezler. Hoş, çoğu erkek, evlenme arifesinde zaten bir sürü masraf varken niye kendilerince hiçbir işe yaramayacak bir tek taşa dünyanın parasını vermeleri gerektiğini de anlamaz. Hele bir de sevgilileri böyle bir talepte bulunmuyorsa, kardeşleri, anneleri de onları uyarmıyorsa, tamamen fuzuli buldukları bir masrafı yapmaya gerek duymazlar. Kadınlar da beklentilerini dile getirmedikleri, eşleri de kendiliğinden düşünmediği için, yıllar sonra bile içlerinde ukte kalacak birikimler yaratıp üst üste düğümlerler. “Evlenirken bana bir yüzüğü bile çok gördü”, “Bir evlilik yıldönümümüzde bile, bir çöp alıp gelmedi” diye ömür boyu kocalarının ne kadar duyarsız olduğunu anlatırken, içlerinde belki de yeterince sevilmiyor olmalarının sızısını duyar dururlar. Kadın ve erkek arasındaki bu düşünce farklılığının tamamen çocukluk öğrenimlerimizden kaynaklandığına inanıyorum. Zaten genetik olarak erkekler daha mekanik, daha rasyonel ve daha gereklilik üzerine düşünmeye yatkın. Kadınlar ise daha naif ve duygusal... Toplumsal şartlanmalar da cabası; teklifi erkek yapar, kadın naz yapar, erkek hediyeler alır falan filan…

Bir de çocukluk zamanlarımızdaki günlük hayatımızı düşünün. Şimdi büyük şehir şartlarında pek mümkün değil ama bizim çocukluğumuzda, erkek çocukları kahvaltısını bitirir bitmez kendilerini sokağa atar, akşam babalar eve gelene kadar kan ter içinde koşturur dururdu. Kız çocukları ise daha kısıtlı zamanlarda dışarıda oynar, vakitlerini genelde anneleri ile birlikte, ev işlerine yardım ederek, kalan zamanlarda da ya herkesin kocasından yakındığı komşu günlerinde ya da televizyon karşısında pembe dizi seyrederek geçirirlerdi. Kocalardan yakınılan komşu günlerinden aklımızda kalan kocamızın neyi yapmaması gerektiğiyken, pembe dizilerden de birbirinden yakışıklı ve romantik erkeklerin sevgililerine şampanya kadehleri içinde yüzükler hediye ettiklerini, kavgaların ardından evlerine giren kadınların, demet demet güllerle karşılaştıklarını seçer, hafızamıza alırdık. Bu romantik sahnelerde annelerimizin iç geçirdiğini sık sık işitir, evlenmek üzere büyütülen genç kızlar olarak, annemiz yaşayamasa bile, biz büyüdüğümüzde bu kadar güzel aşk evlilikleri yaşayacağımızı hayal ederdik. Sanki izlediğimiz pembe dizideki holding patronlarının alabildiği pahalı hediyeleri karşımıza çıkacak her erkek almaya maddi olarak muktedirmiş gibi. Oysa bizim izlediğimiz hiçbir pembe diziyi izlemeden büyüyen erkekler, top peşinde koştururken, ne şampanyadan çıkan yüzüklerden haberdarlar ne de demet demet güllerden.
Onların anneleri de komşu günlerinde kocalarından şikayet eder ve pembe dizilerde iç geçirirken, oğullarını eşlerinden daha romantik olacakları şekilde yetiştirmeyi düşünmemişler bile. Ya da düşünmüşler ama oğlunun mutlu edeceği müstakbel gelinleri gözlerinin önüne gelince ‘ne gerek var?’ diye vazgeçmişler. İşte sorun burada başlıyor. İlişkimizi yaşarken, eşimizi ya da sevgilimizi seviyor ve sevildiğimizi de biliyorsak, her gün bu sevgiyi test etmenin ne anlamı var? “Saç diplerimi boyattığımı fark etti mi, iki santimetre de kısalttırdım üstelik... Beni sevmiyor mu artık?” gibi endişelerle içimizi kemireceğimize ya da adamı bunaltacağımıza, bazı şeyleri güvene bıraksak, sevgiyi her gün test etmesek, istediğimiz şeyleri eşimize açıkça söylesek ve eşimiz karşılık verince de mutlu olmayı ve şükretmeyi bilsek, hayat öncelikle bizim için daha kolay olmaz mı?

• Partnerinizin sevgisini test etmeye çalışmak için dile getirmediğiniz beklentilerinizi kullanmayın.
• Beklentilerinizi kendi içinizde saklamak yerine mutlaka paylaşın. Kendinizi tanıtmak, neye üzülüp neyle sevindiğinizi partnerinize anlatmak sizin sorumluluğunuz.
• Partnerinizin hoşunuza giden davranışlarında mutlaka olumlu geri bildirimde bulunun. Böylece hangi davranışlarının hoşunuza gittiğini anlayabilir. Olumlu davranışların
geri bildirimle pekiştiğini unutmayın.
• Dile getirdiğiniz beklentileriniz partneriniz tarafından yerine getirildiğinde mutluluğunuzu göstermekten çekinmeyin. Siz istediniz diye yapılan bir jestin kıymeti büyük olmalı.
• Beklediğiniz davranışları öncelikle siz partnerinize yöneltin. Jestler karşılıklı adımlarla büyür.

Yazar: Yeşim Varol Şen


16 Kasım 2013 Cumartesi




Dünya liderleri diyabet yükünü tartıştı

İstanbul’da yapılan Uluslararası Diyabet Liderler Zirvesi’nde konuşan Eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan, "Erken teşhis ve önleme sayesinde diyabetin sağlık sektörü üzerindeki yükü azalacaktır" dedi.

İSTANBUL - Eski Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Kofi Annan, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) ev sahipliğinde düzenlenen "Uluslararası Diyabet Liderler Zirvesi"nde yaptığı konuşmada, hareketsiz yaşam tarzının ve ekonominin hızlı gelişmesinin, diyabetin artmasında önemli olduğunu söyledi.

Yaşanan vakaların ardından çok üzücü insani öyküler olduğunu ifade eden Annan, hastalığın çeşitli komplikasyonlara yol açtığını ve kronik bazı hastalıklara neden olduğunu kaydetti. Annan, diyabet hastalarının yüzde 80'nin düşük gelirli ülkelerde yaşandığını aktararak, "Yoksulluk sınırında ve hemen üstünde yaşayan klişelerden söz ediyoruz" dedi.

Bulaşıcı olmayan hastalıkların dünyadaki ölümlerin en büyük sebebi olduğunu belirten Annan, Uluslararası Diyabet Federasyonu'nun, 2035 yılı itibarıyla dünyadaki diyabet vakalarının sayısının, 592 milyona çıkacağını ön gördüğünü sözlerine ekledi

“MODERN DÜNYANIN HEM LÜKSÜ HEM DE YIKICI ETKİSİ VAR”
Myanmar'da 2 gün geçirdiğini ve oradaki yetkililerin sağlık sektöründe yeniden yapılandırmaya gitmek istediklerini anlatan Clinton, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bütün dünya milenyum hedeflerinde, bin yıl hedeflerinde önemli ilerlemeler kaydetti. Fakat bulaşıcı olmayan hastalıklardaki artış bizi korkutuyor. Şu anda dünyanın bütün kıtalarında Afrika dışında, bulaşıcı olmayan hastalıktan ölen insanların sayısı, bulaşıcı hastalıklardan ölenlerden daha fazla. Bir kaç yıl içinde Afrika'da da durum aynı olacak. Modern dünyanın birçok lütfü var ama aynı zamanda yıkıcı bir etkisi de var. Artık insanlar doğru dürüst spor yapmıyor, yemek yemiyor, hareket etmiyorlar ve özellikle de diyabete açık hale geliyorlar. Tabii ki, burada tıbbi önlemler alınabilir ama yine de yaşam tarzımızı değiştirmemiz ve yemek üretim ve tüketim alışkanlıklarını değiştirmemiz gerekiyor."

"BESLENME KONUSUNDA EĞİTİM VERİLMELİ"
Clinton, insanlara sağlıklı beslenme konusunda eğitim vermenin önemine değinerek, diyabet vakalarının yüzde 80'inin, kalp rahatsızlıklarının yüzde 80'inin, kanserlerin yüzde 40'ının engellenebilecek hastalıklar olduğunu aktardı.

Bill Clinton, "Bu yüzden en önemli mesaj şu; insanlara tanı koymakta, onları taramakta, eğitmekte daha başarılı olmalıyız ama en önemlisi davranışsal değişim getirmemiz gerekiyor. Yükselmekte olan ülkelerde Brezilya, Meksika gibi ülkelerde, gelirler de arttığı için diyabet artışına engel olamadılar. ABD'de de benzer durumla karşı karşıyayız. Burada iyi bildiğimiz şey, insanlar daha uzun ve iyi yaşamak istiyorlar. Çocuklarının kendilerinden daha kısa bir hayat yaşamasını istemiyorlar" diye konuştu.

10 Kasım 2013 Pazar



İnsanın kaderini belirleyen faktörler nelerdir?

Bu soruyu yıllarca önce Fransa’da verdiğim bir konferans sırasında katılımcılardan biri sormuştu. Tuhaftır, kelimesi kelimesine aynı olmasa da aynı soru bir ay kadar önce yine management’la ilgili verdiğim bir eğitim sırasında Türkiye’de soruldu.

Bu soruya o gün ne cevap verdiysem aşağı yukarı, bugün de aynı cevabı verdim:

“İnsanın kaderini belirleyen faktörleri ampirik olarak belli rakamla ifade etmek mümkün değildir; olsa bile, her doğan insan için bunun bir kez daha ispatlanması gerekir. Ancak farklı ülkelerde yaşamış, farklı kültürleri tanımış, belli bir bilgi ve tecrübe sahibi olarak şunu söyleyebilirim ki, ister işadamı olun, ister profesyonel bir yönetici veya başka bir meslek sahibi, kaderinizi yüzde 50 oranında doğduğunuz ve içinde yaşadığınız coğrafya belirliyor. Yüzde 40 oranında karakteriniz (Cornelius Nepos’a göre bu faktör yüzde 100 oranında belirleyicidir), yüzde 5 oranında aileniz ve geriye kalan yüzde 5 ise diğer faktörlerdir...”

Ve eklemiştim:

“Bu rakamları mutlak yüzdeler olarak almamak gerekir. Analitik açıdan belli bir ağırlık olarak bakmanız ve değerlendirmeniz daha uygun olur. Ancak, bir yaklaşım sağlaması açısından kanaatimce bu faktörleri ve ağırlıkları son derece uygun görüyorum.


Aslında belki de, en iyi ölçüm bu oranlar çerçevesinde birey birey her insanın kendini bu çerçevede değerlendirmesidir. Bu değerlendirmenin daha da iyi sonuç vermesi için, şöyle bir yol da izleyebilirsiniz: Önce kapasitenizi ve yeteneklerinizi objektif olarak ölçün. Sonra da, hipotetik bir şekilde bir ülke seçin ve orada neleri başarabileceğinizi tahayyül edin.


Yaşadığınız kaderiniz; tahayyül ettiğiniz ise, kadersizliğinizdir.”

Sözlerimi bitirdiğimde hem Fransa’daki konferansta bir sessizlik olmuştu. Aynı durum Türkiye’deki toplantıda da gerçekleşti.

Acaba o anda kim neyi düşünüyor ve kim hangi soruyu soruyordu.

Acaba Türkiye’deki insan, müthiş şahane bir ülkede mi yaşadığını düşünüyordu; yoksa tam tersine, “ben böyle kaderin...” mi diyordu?

Bunu bilmek mümkün değil. Ancak bir şeyi açıkça hissettim: Türkiye’deki insanların gözlerini bir hüzün kaplamıştı. Fransa’daki insanlarda böyle bir hüzün farketmedim.

İşadamısınız. Bir anda kapınıza dikilen maliye müfettişleri üç gün içinde ipinizi çekerler mi?

Çeker.

Yapacağınız en iyi iş, sus pus olmak ve eğer ihale şansınız varsa, devletten ihale almaktır. Yok o alanda değilseniz, en büyük tavsiye: Politikaya musallat olmayın!

Diyelim ki öğrencisiniz. Üstelik çok parlak. Belki, buluş yapabileceksiniz, insanlığa ve ülkenize büyük bir katkınız olacak.

Eviniz basıldı ve kız arkadaşınızla birlikte kaldığınız için; gençliğinde ilk ilişkiyi ve evlenene kadar da karşı cinsten bir insanla değil de başka bir varlıkla olmasını mubah gören, öyle yaşamış ve öyle yetişmiş bir zihniyetin temsilcileri tarafından, alabildiğine hırpalandınız ve başınıza gelmedik kalmadı...

Evimde İngilizce olarak asılı duran bir yazının Türkçesi ile noktalayalım:

“Geleceğiniz yüzde 90 oranında, başınıza ne geldiği ile değil, başınıza gelen şeye karşı nasıl tutum aldığınız ile belirlenir...” (Roger Dawson, Make the Right Decision Every Time, p. 215)

İyi hafta sonları...

Yazar: Erol Koç

6 Kasım 2013 Çarşamba

uzanmak için. Hüseyin Durmuş.



Aramak İçin


Bir kitabı okumak,
Bilmek anlamak için.
Madem bildin anladın,
Uygula sen hak için.

Çün ilimden fakirsin,
Hangi dilden şakırsın?
Anlamadan okursun,
Bunca emek yok için.

Kişi sözün bilmeli,
Yol yordama gelmeli.
Gerekir se ölmeli,
Hakkı anlamak için.

Anlamaktır kararım,
Bilmez isem sorarım.
Kaybettim se ararım,
Gerçek aramak için.

Yol seçtin se kendine,
Durmuşoğlum sözün ne?
Mana derim ben yine,
Hakk''a uzanmak için.

Hüseyin Durmuş.

miydi? Gerçi



Büyük babam Matematik öğretmeni. Bu gün yanına gidip; büyük baba, gelecekte olmak istediğim meslekle ilgili bir hikaye yazma konulu ödevim var. Bana yardımcı olur musun? dedim. Büyük babam, gülümsedi bana. Tamam ufaklık dedi! Anlaşıldı, sen meslek seçimi ile ilgili yazı hazırlayacaksın. Mesleklerle ilgili hikaye çok yazıldı. Yazılanlardan değil de yaşananlardan yola çıkarsan, mesleklerle ilgili hikaye yazmış olursun.

- Biliyor musun, ben kendimi bildim bileli öğretmen olmak istemişimdir. İnsan, daha çocukken bilmeli ne iş yapacağını. Bir hevesi olmalı. “Ben büyünce, filanca meslekten ekmeğim kazanacağım” demeli. Öğretmenliği niye seçtim biliyor musun?

- Neden seçtin büyük baba?
- Çünkü ben “öğretmen olacağım” derdim hep . Nurhayat öğretmenim sevdirdi bana öğretmenliği. O zamanlar evlerde daha elektrik yok, gaz lambası ile okuyoruz kitapları. Gazete her gün değil ancak haftada bir Nurhayat öğretmenim getirince okuyorduk. Bilemezssin ne merakla beklerdik o defalarca okunmuş gazeteleri. Neyse uzatmayalım, işte bizim çocukluğumuzda televizyon yok, bilgisayar, internet gibi şeyler de rüyada bile göremeyeceğimiz şeyler. Nurhayat öğretmenim, bıkmadan usanmadan anlatırdı dünyayı, bilimi, tarihi…

- İnanmıyorum büyük baba ya, şaka yapıyorsun!
Büyük babam gülümsedi yine. Şaka değil! dedi.
- radyo vardı o zamanlar. radyodan sonra pikap geldi sonra da teyp yani kasetçalar. Güzeldi o günler. Çocukluğumu çok özlüyorum. Nurhayat öğretmenimin hayatta olmasını çok isterdim. Bize hiç duymadığımız, hayalini bile kuramadığımız şeylerin, bir zaman sonra gerçek olacağını, hayatta hayal etmenin önemini ondan bir kez daha dinleseydim. şimdi Nurhayat öğretmenim şurada dursa; Akif! dese, “Dünyamızın portakal gibi olduğunu ilk söyleyen bilim adamına,nefretle bakıyordu o zamanki insanlar. Doğruyu kabul etmek kolay değil. İnsan gerçekleri savunmak için gerekirse ömrünü vermeli.” dese.

Birden gözleri doldu, sesi titriyordu. Heyecanlı olurdu büyük babam. Hele de çok inanarak konuştuğu zaman. Büyük babam benim sadece büyük babam değil, öğretmenimdi de. Onunla konuşurken hep yeni şeyler öğreniyordum.

Büyük baba! dedim.
- Galiba ben ilerideki mesleğimi seçtim. Büyük babamın gözlerinden, benim hangi mesleği seçtiğimi anladığını fark ettim.
- Söyle bakalım, delikanlı! dedi. Büyüyünce ne olacaksın?
Öğretmen olacağım ben! dedim. ”Tarih öğretmeni olacağım. Tarihte insanlık için hizmet etmiş büyük bilim adamlarını öğreneceğim. Sonra da senin gibi güzel güzel anlatacağım. İnsanlara, mutlu olmanın hayal kurmakla başlayacağını anlatacağım. Gerçeklerin, insanları en başta üzebileceğini anlatacağım. Her ne şartta olursa olsun doğruyu söylemekten vazgeçmeyeceğim” dedim.

Büyük babam, bana belli etmeden ödevimi yazdırmıştı bile. Öyle ya! Benim ödevimin konusu, Gelecekte olmak istediğin meslekle ilgili bir hikaye yazmak değil miydi? Gerçi bu anlattıklarım gerçek ama hikayeler de gerçekten beslenmiyor mu? İşte benim meslek seçimi hikayem de bu.



Öncelikle webmaster olmak ile web sitesi yapabilmek/kurabilmek kavramlarının aynı anlamları taşımadığını bilmemiz gerekir. Bugün çok acemi bir kişi bile basit yöntemler ile web sitesi açabilmektedir.
Peki, Webmaster kimdir?

webmasterWebmaster, web alanında uzman kişilere verilen bir unvandır. Tabi bu unvanlarında alt unvanları vardır; Web yazılımcı, web tasarımcı gibi. Uzman bir web yazılımcısı, tasarım yapamasa da bir tasarımın nasıl olması gerektiğini, ne gibi özellikler taşıması gerektiğini bilir. Çünkü bu sektöre yıllarını vermiştir ve bu bilgi birikimini kazanmıştır. Bu durum web tasarımcısı içinde aynı şekildedir. Böyle bir tanım şu soruyu akla getiriyor; Peki Tasarım ve Yazılım bilgisi olmayan fakat her şeyin nasıl olması gerektiğini bilen biri de Webmaster unvanına sahip mi oluyor? Eğer ki, hem projeyi hem projede çalışan kişileri yönetecek ve yönlendirecek bilgi ve birikime sahip ise o kişide Webmaster oluyor. Tabi bu benim şahsi görüş ve tanımım. Bir tanımda şahsi görüş olur mu? Evet, Webmaster kelimesi ile ilgili birçok tanımla karşılaşabilirsiniz. Buda benim kendime göre tanımımdır.
Peki ya Nasıl Webmaster Olurum?

Webmaster olmak çok kolay olmadığı gibi çok zor bir meslekte değildir. Her işte olduğu gibi bu işte de sabır ve azim gereklidir. Her şeyden önce, bu kararı aldığınız andan itibaren web sitelerine karşı bakış açınız tamamen değişmelidir. Çünkü siz artık bir kullanıcı değil bir üreticisiniz. Gördükleriniz aynı olacak belki ama anladıklarınız farklı olacak. Neyin nasıl olduğu ve başarılı sitelerde ne gibi farklılıkların olduğunu gözlemlemelisiniz. Daha sonra blog oluşturma, web sitesi oluşturma ve yönetim araçları gibi kullanımı basite indirgenmiş yazılımları kullanarak inceleyin. Bir şeyi yapmadan önce onun ve benzerlerinin nasıl işlediğini anlamak başarı açısından çok önemlidir.

Hayalden Çizime, Çizimden Uygulamaya..

Profesyonel bir web projesinin teknik olarak ilk basamağı photoshopdur. Burada öncelikle hayal edilen veya kağıt üzerinde tasarlanan ara yüz çizilerek ne istendiği gözle görülür bir hal alır. Daha sonra bu işin HTML ve CSS kodlanması vardır. Çizim uygun şekilde kesilerek ara yüz kodlaması yapılır. Daha sonra varsa javascript etkileşimleri uygulanır. Ve yazılım aşamasına geçilir. Yazılım aşamasında, veritabanı(MySQL gibi.) ve sunucu tabanlı kodlamalar(PHP gibi.) yapılır.

Bunlar profesyonel bir projede uygulanması gereken adımlardır. Peki ya ben size ne anlatmak istedim? Ben size işleme adımlarını gösteriyorum ki, öğrenmeniz gereken adımları bilin. Teknik olarak öğrenmekten veya nereden öğreneceğinizden bahsetmiyorum. Size lazım olan; bir yol haritası ve can dostunuz Google. Ben size haritanızı göstermeye çalışıyorum. Gerisi sizin sabır ve azminize bağlıdır. Belki, kurs veya özel ders ile öğrenmeyi düşünebilirsiniz. Bu durum tabi ki öğrenmeyi hızlandırabilir(Kişi veya kuruma göre değişir.). Ama bunu asla bir mecburiyet olarak görmeyin. Yapmaya karar verin ve sabırla o kararınızdan dönmeyin. Bu arada çok önemli bir nokta olan SEO(Arama Motoru Optimizasyonu) konusundaki gelişmeleri takip etmeyi unutmayın.
Mesleğinize Saygı Duyun!

Aslında size asıl söylemem gereken; Mesleğinize saygılı olmanız ve mesleğinizin ehli olmaya çalışmanızın gerektiğidir. Tabii ki herkesin mesleğine saygı duymalısınız fakat kendi mesleğine saygı duymayan bir insan ne kendine ne başkalarına saygı duyar. Ne mi demek istiyorum? Hazır script ve templateler ile insanları kandırmayın demek istiyorum. 2000 TL'ye yapılması gereken ve o kadar profesyonellik isteyen bir işi 200 TL'ye amatörce yaparak kendi mesleğinizi küçültmeyin demek istiyorum. Bu mesleği öldürmek için mi yüceltmek için mi çalışıyorsunuz?. Önce bu sorunun cevabını kendinize vermeniz gerekiyor. Saygı unsuru içermeyen bu gibi mesleki durumlar insanda hem kişiliği hem gelişimi hem de sektörü olumsuz yönde etkilemektedir. Bu durum her meslek grubu için aynıdır. Bizim ülkemizde para kazanılan bir iş görüldüğünde, o işten para kazanılmayacak hale gelene kadar herkes o işi yapmaya ve haksız rekabet oluşturmaya çalışıyor. Ben yine de büyük bir ümitle ülkemi web dünyasının zirvesinde görmeyi ümit ediyorum.

27 Ekim 2013 Pazar

En Kral Oyunlar : OyunMuz.com



Hepimizin dünyasında bir zamanlar için oyunlar vazgeçilmez değerlerimiz arasında idi, özellikle çocukluk dönemimizde yani gelişimin en hızlı olduğu evremizde yaşantımızda ki en çok değer verdiğimiz değerlerden birisi hem vakit geçirmemizi hem de eğlenmemizi sağladığı için günümüz insanında da belirli dönemlerinde oyunlar değer konumunu korumaktadır. Oyunlardan en çok tutulanlardan birisi ise flash oyunlardır. Bağımlılık yapmayışı, zevkli ve eğlenceli olup kolay bulunan istediğimiz zaman oynayabileceğimiz oyunlar arasında yer aldığı için en çok tutulan oyunlar arasında yer almaktadır özellikle küçük çocuklar arasında. Tabi flash oyunları sadece küçük çocuklar oynamaktadır ,yetişkin insanlardan oyun severlerin bir kısmı da oynamaktadır.

Küçük çocuklardan kızları ele alırsan flash oyunlardan kızlar her oyunu oynamazlar. Özellikle kendilerine hitap eden oyunların yer aldığı oyun sitelerinde kendileri için genel hazırlanmış oyunları oynarlar. Nedir bu oyunlar diyecek olursanız başlıca, yemek oyunları, makyaj oyunları, hayvan oyunları, çizgi film oyunları ve giydirme oyunları kategorilerinde toplanmış olan oyunlar yer almaktadır. Bu oyun kategorilerinden giydirme oyunlarını ele alacak ve anlatacak olursak. Giydirme oyunları özellikle küçük kız çocuklarının vazgeçemediği ve tutku ile oynadığı oyunlardır. Kızların doğasında güzel giyinmek, giydirmek ve makyaj yapmak gibi güzel ve şık görünme arzuları yer aldığı için bu oyunlarla bu arzularını hem gidermiş olurlar hem de doğalarında olanları uygulamış olurlar bu sebepler kızlar için popülaritesi hiç sönmeyecek oyunlardandır diyebiliriz. Kız oyunlarını içeren siteleri ele almak gerekirse sadece kızlar yönelik yapılmış ve sadece kızların oyun oynayabileceği rengarenk flash oyun siteleri yanı sıra genel ama tüm kategorilerde oyunlar içeren flash oyun siteleri de yer almaktadır. Genel flash oyun siteleri arasında yer alan en kral flash oyun sitelerinden birisi olan oyunmuz.com ise kişi ayrımı yapmamak için belirli kategorilerde belirli kişilere yönelik olmayıp 7’den 70’e herkesin oyun oynayabileceği kaliteli bir çok kategoride altında bir çok oyun içermektedir. Özellikle kızların vaz geçilmez oyunları arasında yer alan giydirme oyunları da oldukça bol sayıda ve çocukların gelişimini kesinlikle olumsuz etkisi olmayacak oyunlar yer almaktadır. Oyunmuz.com’da yer alan başlıca giydirme oyunları ,Tavşan Giydirme ,Justin Giydirme,Ayı Yogi giydirme, Kristen Stewart Giydirme oyunları, isimli oyunlar en popüler giydirme oyunları olarak yer almaktadır. Oyunmuz sürekli güncel ve çocukların gelişimine olumlu etkisi bulunan oyunları titizlik ile eklediği için çocukların ve çocuk sahibi ebeveynlerin beğenisini kısa sürede kazanmıştır. Başta giydirme oyunları olmak üzere bir çok kategoride online oyun oynamak istiyorsanız oyunmuz.com sitesini beğenmiş birisi olarak siz değerli okurlarıma öneririm.

23 Ekim 2013 Çarşamba

Gözde İlahi Sitesi



İlahiler manevi yönden kendimizi iyi hissetmemizi ve hayata daha pozitif bakabilmeyi kolaylaştıran müzikli ve sözlü sanat eserleridir. Bu ilahilerde genellikle Allah sevgisi, ona iman ve onu yüceltme sözleri yer alır. Bu tür ilahileri söyleyen kişilerin de genellikle seslerinin güzel olmasına dikkat edilir.

Bir diğer ilahi türü de en başta sevgili peygamberimiz Hz. Muhammet(s.a.v)’in ve diğer peygamberleri konu alan ve onlara sevgi ve imanı dile getiren ilahilerdir. Bu tür ilahiler insanda dinledikçe güzel duygular ve pozitif düşünceler uyandırmaktadır. İlahilerin geneli insanı dinlendiren ve iç huzuru sağlayan melodilerden oluşmaktadır. İlahilerin fazla abartı ve gürültücü olmayan türleri tercih edilir ve sevilir. İlahiler genellikle mevlütlerde, sünnet törenlerinde ve diğer dini olaylarda söylenebilir. Aynı zamanda evinizde otururken ya da arabada bir yerden başka bir yere ziyaret ederken ya da işe giderken ilahi dinleyebilirsiniz. İlahi dinleyebilmek için ilahidinle-tr.com  sitesine girerek buradan binlerce ilahi arasından ister alfabatik sıraya göre ilahi dinleyebilirsiniz, isterseniz de aklınıza gelen ve çok sevdiğiniz ilahileri arama bölümünden arattırarak dinleyebilirsiniz. Tamamen ücretsiz ve bütün müslümanların kullanması için sunulmuş bu güzel sitede güzel vakit geçireceğinizden eminiz.

Artık ilahi aramaya son. Bu son derece basit ve kullanışlı sitede bulunan ilahiler sayesinde imanınız kuvvetlenecek, Allah’ı ve peygamberleri sürekli andığınız ve hatırladığınız için de ahiret gününde sizlerden şefaatçi olacaklardır. Böylesi güzel bir müjdeye sadece ilahi dinleyerek varılamaz tabiki. Sizler önce üzerinize düşen dini yükümlülükleri (farzları) yerine getireceksiniz daha sonra da ilahileri ve mesnevi hikayelerini okuyarak imanınızı güçlendireceksiniz. Böylesine güzel bir sitenin sizlere uzun sure aynı kalitede hatta kendini daha da büyüterek ve güçlendirerek hizmet etmesine ufak bir katkıda bulunmak isterseniz eğer sitemizdeki destek ol linkine bir göz atmanız bizi çok memnun edecektir ( ilahidinle-tr )

2 Ekim 2013 Çarşamba

İndirim Kupon Kodları



Günümüzde internet aleminin çok büyük ilerlemeler kat etmesi sonucunda irili ufaklı pek çok firmalar artık bu ortamda yer alarak ticaret yapmaya başlamış bulunmaktadır. Özellikle yoğun ve stresli geçen gündelik hayatta pek çok kimse artık alış veriş için uzun vakit ayıramıyor. Ya da internet üzerinden online alış veriş yapmanın avantajlarından faydalanmak istiyor. İndirim kuponu, kampanya kodu, promosyon kodu, hediye çeki gibi indirimler sağlayan kampanyalar ile avantajlı alış veriş yapmak mümkündür. Firmaların müşterilerine sundukları avantajlı indirimlerden yararlanmak isteyenler indirim kuponu kodu ile uygun fiyatlardan alış veriş yapabilmektedir. Pek çok alış veriş sitesi indirim kuponu dağıtarak müşterilerine hizmet sunmaktadır. Sanal alemde yer alan bu avantajlı alış verişten faydalanmak isteyenlerin harıl harıl indirim kuponu kodu aradığı bilinmektedir. http://www.onlineindirimkuponu.com olarak A’dan Z’ye tüm alış veriş sitelerinin indirim kuponunu sitemize ekledik. Sitemizde yer alan indirim kuponu kodları ile siz değerli ziyaretçilerimiz dilediğiniz sitede avantajlı fiyatlardan alış veriş yapmanın zevkini ve neşesini yaşayabileceksiniz. Sitemizde yer alan indirim kodlarını yöneticilerimizin yanı sıra dileyen herkes ekleyerek paylaşımda bulunabilir. Bu kuponların bir kısmını siz değerli ziyaretçilerimiz eklerken büyük bir kısmını da online alış veriş sitelerinin sahipleri ekleyerek hizmetinize sunmaktadır. Ülkemizdeki en popüler ve en avantajlı alış veriş sitelerinden faydalanmak için sitemize gelmeniz yeterli olmaktadır. Her vakit en uygun ve en avantajlı indirimleri sizler için sitemiz üzerinde yayınlamaya devam edeceğiz.

10 Ağustos 2013 Cumartesi

Kötü Dünya Sendromu



Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarhan: ”Kötü dünya sendromu, empati yoksunluğunun en önemli sonuçlarından biridir”

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarhan, yaptığı yazılı açıklamada, her an bir şiddete kurban gitme korkusu, korku filmlerinde yaşananların kişinin başına gelme ihtimali, nükleer veya biyolojik savaşın çıkabilmesi, bir virüsün bütün insanlığa bulaşması, Hollywood filmlerinde olangenetik sapma sonucu ortaya çıkan garip bir yaratığın insanlığı yok etmesi gibi ihtimallerin, insanları günden güne karamsarlığa sürüklediğini belirtti.

İnsanların dünyayı tehdit edici bir yer olarak görmeye başladıklarını ve yaşama küstüklerini ifade eden Tarhan, şunları kaydetti: ”Bu durum dünyanın (kötü dünya sendromuna mı sürükleniyor) sorusunu akıllara getiriyor. Kötü dünya sendromuna dünyadaki güven ortamının azalması ve dünyanın daha tehdit edici bir yer haline gelmesi neden olur. Bu durum, toplum ve birey psikolojisinde olumsuz sonuçlara yol açıyor. Kötü dünya sendromu empati yoksunluğunun en önemli sonuçlarından biridir. Toplumsal duyguların hasar görmesiyle bu sendrom ortaya çıkıyor. Kötü dünya sendromu, dünyanın eskiye kıyasla daha tehdit edici bir yer olduğu algısını tanımlamak için kullanılmaktadır. Dünyanın kötüye gittiğini düşünenlerde üç türlü tepki göze çarpar; şiddeti örnek alıp, şiddet davranışını arttırmak, şiddete karşı duyarsızlaşmak ve korkuya kapılıp, kendilerini şiddet kurbanı gibi algılayarak, kaçınma davranışı geliştirmek. Bu 3 tepki türünün de sağlıklı olduğunu söylemek güçtür.”

Kötü dünya sendromunun toplumun psikolojisine etkisi
Prof. Dr. Tarhan açıklamasında, kötü dünya sendromunun toplumun psikolojisini direkt etkilediğine işaret ederek, sebep ve belirtilerini şu şekilde sıraladı: ”Birinci sebep, insanlık içindeki şiddetin ve cinayetlerin artmasıdır. Okullarda çocuklar arasında, toplumda şiddet artmaktadır. Okullara silah götürme, anneyi babayı öldürme gibi cinayet olayları eskiye göre toplumda hızla yaygınlaştı. Örneğin ABD’de aile içi şiddet olaylarında ciddi bir artış görülmekte ve acil servislere başvuranların neredeyse yüzde 20’si aile içi şiddet sonucu geldiğini belirtmektedir. Kadına ve çocuğa yönelik şiddet eğiliminde ve çocuklarda cinsel istismarda ciddi artış görülmektedir. İnsanların da güvenlik yatırımlarına eğilimleri fazlalaştı. Silah ve alarm satışları her geçen gün artmaktadır. Bütün bu olaylar güvenliğin zayıfladığını ve kötü dünya içinde bulunduğumuzu ortaya çıkarmaktadır.”

Prof. Dr. Tarhan, medyanın, saldırı görüntülerini devamlı vermesinin sebebinin ise bütünAmerika’da ve dünyadaki insanların o olayı yaşamış gibi algılaması olduğunu belirterek, şöyle devam etti: ”Küçük bir azınlığın yaşadığı olay böylece bütün dünyada insanların kendilerinin de böyle bir şiddete mağdur ve kurban olabilecekleri duygusunu geliştirdi. Korku ve huzursuzluk giderek arttı, bunun sonucunda kaçınma davranışları ortaya çıktı. Dünya büyük ve kötü bir yer olarak görülmeye başlandı. Gerçek ve fantezi ayırt edilemez hale geldi. Meydana gelen herhangi bir tehlike, insanlarda her gün olacak duygusu yaşatmaya başladı. Bu duygu politik olarak da sürekli beslenmektedir. Şiddet görüntülerini yoğun düzeyde izleyenlerin bir grubunda, dünyayı korku dolu, acımasız, gelecekle ilgili kötü ve tehlikeli bir yer olarak görme şeklinde bir tepki ortaya çıktı. Diğer bir grupta ise tam tersine agresif davranışlar haline dönüştü. Radikallik geni olan bu insanlar, böyle korku zamanlarında daha çok saldırganlaşırlar, daha agresif olurlar ve şiddete karşı şiddetle karşılık verirler. Şiddet davranışlarının sonuçlarına karşı şiddeti yöntem olarak benimserler. Ortadoğu insanında bu kültür vardır. Bu coğrafyanın insanında şiddet davranışı karşısında agresif olma, karşı şiddete yönelme gibi radikallik eğilimleri ortaya çıktığı için şiddeti yöntem olarak seçme görülmektedir.”

Kaynak: milliyet.com.tr

6 Ağustos 2013 Salı

Bizim Çiftçi Oyunu



Bizim Çiftçi Açıklaması:

En iyi çiftçi kimmiş görelim. Oyunumuzda yaşlı yaz tatilinde yaşlı çiftlik sahibi dedemize yardım ederek güzel bir çiftlikte birbirinden güzel ürünler yetiştirip güzel mahsuller elde edeceğiz.Unutmayın dedeniz yıllardır bu işleri yapan uzman bir çiftçi dedenizin söyledikleriniz harfiyen uygularsanız sizde uzman bir çiftçi olma yolunda ilerler ve güze çiftlik ürünleri yetiştirebilirsiniz. Dedenizin sözünden çıkmamanız dileğiyle. İyi eğlenceler.

Kaynak: http://www.oyunhugo.com/bizim-ciftci.html

Çifçi Aile Oyunu



Çifçi Aile Açıklaması:

Hepinizin memnun kalacağı enfes bir çiftlik oyunu ile karşınızdayız.Oyunu 2 defa Play'e tıklayıp oyunda yer almak istediğiniz karakteri seçip oyunu başlatabilirsiniz. Oyunumuzda seçtiğiniz karakterin görevlerini yerine getirerek hasat zamanı için yeterli ürünler elde etmeye çalışıyoruz.Ben ekim biçim işlerini yapan çiftçi baba karakterini seçtiğim için onun görevlerini anlatacağım.Çiftçi baba ile tarlamıza önce tohum ekiyoruz tarlada her an bir yerden traktör çıkabilir onu alıp ekme işlemine hızlıca devam ediyoruz.ekim bitikten sonra o leveli başarı ile tamamlamış oluyorsunuz. Ardından yeni levellerde yeni ürünler ekip hasat ediyorsunuz bu ekim biçim sırasında tarlanızda yer alan yaratıklara yakalanmamaya dikkat ediniz.Eğer yakalanırsanız oyun yaratıklar size zarar verir ve oyun sona erer. İyi eğlenceler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/cifci-aile.html

Çiftçi Ahmet Amca Oyunu



Çiftçi Ahmet Amca Açıklaması:

Çiftçi Ahmet amca oyunumuzda çiftliğinden kaçan domuzları birer birer yakalayıp çiftliğine götürmektedir. E ne de olsa çiftlikten kaçan domuzlar bir ilkte olsa özgürlüğün tadını gördüler bu özgürlüklerine devam etmek istemektedirler ve Ahmet amcayı bir hayli yormaktadırlar. Ahmet Amcamıza yardımcı olarak belirtilen süre içerisinde domuzları yakalamalısınız. İyi eğlenceler.

Kaynak: http://www.oyunhugo.com/ciftci-ahmet-amca.html

Ac Barbie Oyunu



Ac Barbie Açıklaması:

Oyunumuzda karnı kurt gibi acıkmış olan kızımız güzel Barbie'ye havada uçuşan kek,meyve,meyve suyu,ayran v.b. yiyecek ve içecekleri toplayarak karınını doyurmasına yardımcı olmalısınız. Minik ve sevimli kızımız Barbie'yi boşluk tuşuna bir süre basıp elinizi birden çekerek hoplatıp havada uçan yiyecekleri toplayabilir ve yön tuşları ile kaykayını hareket ettirerek konumunu belirleyebilirsiniz. Topladığınız her yiyecek için puan kazanacaksınız,süre kısıtlı acele edin. OyunHugo.com iyi eğlenceler diler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/ac-barbie.html

Becerikli Çiftçi Oyunu



Becerikli Çiftçi Açıklaması:

Becerikli çiftçi oyunumuz sandığınızın aksine direk ekip biçim yapabileceğiniz hayvan otlatacağınız bir çiftlik oyunu değil;ama yakında o tarzda oyunlar ekleyeceğiz sizlerin beğenisi ve isteği doğrultusunda. Bu oyumuz da oyunun başlangıç resminde yer alan kareyi hatırlayarak ve tam bir resim karesi oluşturacak şekilde puzzle parçalarını uygunca yerleştiriyoruz. Eğer parçaları başarılı bir şekilde yerleştirebilirseniz karşınıza doğal bir çiftlik resmi çıkıyor.İyi eğlenceler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/becerikli-ciftci.html

3 Ağustos 2013 Cumartesi

Topçu Kafalar Açıklaması:



Topçu Kafalar Açıklaması:
Diğer normal futbol oyunlarına nazara farklı bir tarzda futbol oyunun sizlere sunuyoruz.Bu oyunumuzda dier futbol oyunlarındaki gibi normal futbolcular yerine iki tane gövdesiz sadece kafası ve ayakları olan futbolcularımız var.Bu yüzden olsa gerek ki oyunumuzun ismi topçu kafalar. Oyunun başlangıcında istediğiniz bir takımı seçerek oyuna başlıyorsunuz. Oyunumuzda karşı takımın kalesine mevcut oyuncunuzu yön tuşları ile yönlendirip boşluk tuşuna basarak şutlar çekip gol atmalısınız.Top sizden arka kısıma düştüğünde genelde kalenize giriyor ve gol oluyor dikkatli olunuz. OyunHugo.com iyi eğlenceler diler.
Kaynak: http://www.oyunhugo.com/topcu-kafalar.html

Muhteşem Kaleci Oyunu



Muhteşem Kaleci Açıklaması:

Futbol oyunları son dönemlerde maç tutkusunun teknoloji ile birlikte artması ile oldukça popülerleşti.Bu oyunumuzda da maçın skorunu belirleyecek ve milyonların sahada ve ekranlarda canlı yayın ile izlemekte olduğu dev bir maçın penaltı vuruşunda maçın sonucunu atılan şutları tutup tutamayacağınız belirleyecek. Fareniz ile kalecinin ellerini topun geleceği konuma yönlendirmelisiniz. İyi eğlenceler.

Kaynak:http://www.oyunhugo.com/muhtesem-kaleci.html

Tenis Şampiyonası



Sırık Atmaca Açıklaması:

Ender ve güzel spor oyunlarından birisi olan sırık atmaca oyunumuzda boşluk tuşuna basarak sırığı atacak olan sporcunun ne kadar güç harcayarak atış yapacağını sonra tekrar basarak ne kadar hızlı koşacağını belirleyeceksiniz. Belirleyeceğiniz değerler ne kadar yüksek değerde ve orandıda olur ise o kadar başarılı atış yapacak ve seyircinin alkışlarla çığlıklarını işiteceksiniz. İyi eğlenceler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/sirik-atmaca.html

Cristiano Ronaldo Show Oyunu



Cristiano Ronaldo Show Açıklaması:

Cristiano Ronaldo ile zevkli ve eğlenceli dakikalar geçireceğiniz güzel bir oyun. Start tuşuna ardından da Boşluk tuşuna basarak oyunu başlatıyoruz. Milyonların izlediği dev maçların olduğu sahada Ronaldo karşısında duran acemi futbolculara karşı gösteri yapıyor sizde klavyeniz ile Ronaldinyo'nun gösterisine eşlik edeceksiniz.Ronaldo'nun topunu rakiplerine kaptırmamaya dikkat ediniz bu konuda Ronaldio çok hassas ağlama krizine kadar giriyor.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/cristiano-ronaldo-show.html

2 Ağustos 2013 Cuma

Hugo Dağ Yolunda



Hugo Dağ Yolunda Açıklaması:

Küçüklüğümüzde mini mario gibi hepimizin sevimli kahramanı olan  hugo oyunlarının bir yenisi ile karşınızdayız. Dağa doğru uzanan taşlı yolda hugoya yön tuşları ile engelleri aşmasına ve karşısına çıkan sivri sineklerden,kedilerden köpeklerden zarar görmeden ilerlemesine yardımcı olmalısınız. Ayrıca yolunuz üzerindeki elmasları da toplayarak bonus puan kazabilirsiniz.Bakalım hugoyu yolun sonuna kadar getirebilecek misiniz? İyi eğlenceler.

http://www.oyunhugo.com/hugo-dag-yolunda.html

3D Canavar Kamyon Oyunu



3D Canavar Kamyon Açıklaması:

Canavar kamyon oyunumuzu oyun yüklendikte sonra,countıne butonu çıktığında boutona tıklayarak başlatabilirsiniz. Oyunumuzda  milyonların izlediği dev tekerlekli büyük kamyonların çekişmeli yarışı içerisindesiniz.Yavaş ama hararetli olan yarışımızda engellere takılmadan ve yol dışna çıkmadan ilerleyerek rakiplerinizi geçmek için elinizdenn geleni yapmalısınız. İyi eğlenceler.

Kaynak: http://www.oyunhugo.com/3d-canavar-kamyon.html

Süper Marioyu Koru Oyunu



Süper Marioyu Koru Açıklaması:

Süper Marioyu Koru oyunumuzda gökyüzünden olağanüstü aracı ile uçarak ve yeryüzüne ateş saçarak ilerleyen ejderhanın ateş parçalarına karşı kahramanımız Mario'yu çevresinde yer alan Fıçı ve Kasalardan düzgün bir korunaklı alan inşa ederek ejderha tarafıjndan yeryüzüne saçılan lavlardan koruyarak hayatta kalmasını sağlamalısınız. Tehlikeyi atlatan süper kahramanımız mario sizin başarınıza tehlikedenn kurtulma sevinci ile kahkahası ile eşlik edecek. İyi eğlenceler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/super-marioyu-koru.html

Mario Altın Kamyonu



Mario Altın Kamyonu Açıklaması:

Küçüklüğümüzün vazgeçilmez oyunları olan mario oyunlarının flash versiyonlarını sizlere sunmaktan mutluluk duyarız. Sevimli kahramanımız Mario'nun mini kamyonu ile ilerleyerek dağa doğru uzanan yol üzerindeki altınları toplamasına yardımcı olmalısınız. Kamyonu devirmemeye dikkat ediniz. İyi eğlenceler.

Oyun adresi: http://www.oyunhugo.com/mario-altin-kamyonu.html

Süper Mario Savaş Açıklaması:



Süper Mario Savaş Açıklaması:
Büyük küçük hepimizin sevimli kahramanı olan Mario'nun farklı bir oyunu ile yine karşınızdayız. Süper Mario'nın omzunda yer alan bazukanın yönüne ve ateş etme anını belileyerek Mario'nın yaratıkları vurup yok etmesine yardımcı olmalısınız. Bölümlerden oluşan oyunumuz her bölüm sonrasında,bir üst bölüme geçtiğinizde daha karışık bir senaryo sizi bekliyor olacak.İyi eğlenceler.

Oyun Adresi: http://www.oyunhugo.com/super-mario-savas.html

Çılgın Baloncuklar



Çılgın Baloncular Açıklaması:

Oyunumuzda sol kısımda yer alan mekanizmadaki parçalardan istediğiniz bölgeyi seçerek balonu şişirmeye başlayabilirsiniz.Bir kere balon şişirdiğiniz alandan hemen sonra ikinci balonu şişirip salamıyorsunuz yer değiştirmeniz gerekiyor.Ayrıca yukarıda sıralanan balonları da aynı renkte eşlecek şekilde olanları seçerek patlamalarını sağlayarak duvarın üzerinize gelmesine engel olup rakibinizi geçmelisiniz.İyi eğlenceler.

Oyun adresi: http://www.oyunhugo.com/cilgin-baloncular.html

Süslü Piknik Oyunu



Süslü Piknik Açıklaması:
Süslü piknik oyununda pikniğe gidecek olan güzel kızımızı en güzel şekilde giydirmeli ve onu pikniğe yollamalıyız. Solda bulunan kızımıza ne giydirmek istiyorsak tıklıyoruz ve sağda çıkan bölümden beğendiğiniz kıyafeti seçin ve kızımıza giydirin. Tüm kıyafetlerini özenle seçip giydirdikten sonra artık kızımız pikniğe gitmeye hazır ! Sizde kızımızı güzelce giydirip pikniğe yollamak istemez misiniz ? O zaman hemen başlayın ! Oyunhugo.com iyi eğlenceler diler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/suslu-piknik.html

Cadı Modası Oyunu




Cadı Modası Açıklaması:
Cadı modasının tadına bakmaya ne dersin ? Kıyafetler tam bir cadıya göre düzenlenmiş bu güzel oyunu mouse(fare) ile oynayabilirsiniz. Sol taraftan cadımızın değiştirmek istediğiniz yerinin üstüne gelin ve her tıklayışta farklı bir stil ortaya çıksın. Beğendiğiniz kıyafetleri cadımıza giydirerek bu güzel oyunda en yüksek skoru yapmaya çalışın. Oyunhugo.com iyi eğlenceler diler.

Oyunu Oyna: http://www.oyunhugo.com/cadi-modasi.html


Doodle Otopark Oyunu



Doodle Otopark Açıklaması:
Doodle Otopark oyunumuzda oyunun başlangıcında gösterilen kağıdı anımsatan bir diğer köşedeki par alanına,aracınızı ışıklar yeşil yandıktan sonra hareket ettirip park etmelisiniz.Yalnız park yerine ulaşırken aracınızı çevresindeki kutulara çarpmadan ilerletmelisiniz ve park yerine tam uygun bir şekilde park etmelisiniz. İyi eğlenceler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/doodle-otopark.html

Ateş Çocuk Ve Su Kız Oyunu



Ateş Çocuk Ve Su Kız Oyunu Açıklaması:
Dünyaca ünlü olan Ateş ve Su ikilisinin bu oyununda Ateş ve Su tapınakta kilitli kalırlar. Adeta hapsolmuş durumda olan Ateş ve Su'yu tapınağın bölümlerinin sonlarında yer alan kapılara ulaştırarak kurarmalısınız. İlerlerken dikkat etmeniz gerekenleri Ateş'i su kuyularından Su'yu ise ateş kuyularından uzak tutmalısınız.
İyi eğlenceler.

Oyun Adresi: http://www.oyunhugo.com/ates-cocuk-ve-su-kiz-oyunu.html

Balon Boyama Oyunu



Balon Boyama Açıklaması:
Aşağıdan bir kuş gibi yükselerek sessizce gelen balonları sol aşağı köşede yer alan renklerden dilediğimizi seçerek balonları boyuyoruz. Akıllı çocukların akıllı sitesi OyunHugo.com iyi eğlenceler diler.

Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/balon-boyama.html

Lezzetli Rissotto Oyunu



Lezzetli Rissotto Açıklaması:
Lezzetli Rissottolar yapmaya hazır mısın ? Oyunda verilen nesneleri kullan ve rissotto yapmaya başla. Bıçağınla güzel soğanları kes ve onları doğradıktan sonra yapacağımız rissottonun içine at. Tüm malzemeleri gösterilen şekilde kes ve rissotto'yu hazırla. Oyunhugo.com iyi eğlenceler diler .

Oyunun Oynama Adresi: http://www.oyunhugo.com/lezzetli-rissotto.html

Turuncu Top Turuncu Top



2 Kişilik Oyunlar > Turuncu Top Turuncu Top
Beğenilme : 0
Kategori : 2 Kişilik Oyunlar
Oyun Hiti : 42 defa oynandı
Oyun Etiketleri :
Hangi tuşlar ile oynanıyor :


Favorilerime ekle
Sayfama Ekle
Turuncu Top Açıklaması:
Turuncu Top oyununuz ücretsiz olarak sitemizden oynayabilir ve oyun hakkında yorumlar yapabilirsiniz.


Oyunun Adresi: http://www.oyunhugo.com/turuncu-top.html

Canavar Kamyon Sürücü Açıklaması:



Canavar Kamyon Sürücü Açıklaması:
Dağ aracı tutkunları için müthiş bir dağ aracı oyununu sizlere sunuyoruz. Güçlü dağ aracımızı yön tuşları ile hareket ettirerek önüne çıkan dağ,taş,odun,kütük ve benzeri engelleri aşarak ilerlemelisiniz. Ne kadar hızlı ilerleyebilir iseniz o kadar çok puan kazanırsınız. Yalnız engeller çok çetin olduğu için aracınız her an takla atabilir dikkatli olun. İyi eğlenceler.

Kaynak: http://www.oyunhugo.com/canavar-kamyon-surucu.html

Küçük Adamların Savaşı




Küçük Adamların Savaşı Açıklaması:
Küçük adamların savaşı oyunumuzu oyuncu isminizi sağ taraftaki kutucuğa yazıp ve dilerseniz oyuncunuzu kostumüze ettikten sonra ana menüde yer alan sol kısımndaki kategorileri seçerek başlatabilirsiniz.Küçük adamız seçtiğiniz silah ile oyuna başlar başlamaz karşısına direk düşmanlar çıokıyor bu yüzden çok dikkatli ve hızlı olmalısınız. İyi eğlenceler.

Oyun: http://www.oyunhugo.com/kucuk-adamlarin-savasi.html